Pazartesi, Ocak 04, 2010

nerden bilicektin ki bunların yaşanacağını....
ne sen bilebilirdin ne de bi başkası... dünyaya geldiğinde atmıştın oysaki ilk çığlığını, ve o çığlık aslında belli ediyodu bundan sonra olacakları..
meraklı gözlerle etrafa bakınıyodun, etrafındakiler kim, kim bunlar seni böyle nedensiz sebepsiz sorgusuz suhalsız sevenler?? etrafında sürekli fıldır fıldır dolaşan bir kadın ve bir adam.. seçme şansın olmadan verildin oysaki ellerine.. nereye gitmek istersin diye bi soru sorulmadan geldin onların evlerine,yani Evine..
ilk adımlarını hatırlıyor musundur?? o adam ve o kadın hatırlıyordur..ya da ilk sözcüklerini?? anne mi dedin baba mı?? yoksa ikisinden baska bi adı mı?? onu da hatırlıyorlardır..
büyüdün... yürümeyi öğrendin...koşmayı öğrendin...kaşık tutmayı öğrendin.. ha tabi önce ağzını burnunu mamalara boğdun..ağzının içinden giren mamalarına burnunun içinden girenler bile eklendi :)
konuşmayı öğrendin...artık bıdır bıdır konuşuyordun, hatta hiç susmuyordun.. çok mu bilmiştin çok mu suskundun.. çok mu usluydun yoksa çok mu inattt...annesinin kucağına yapışıp kalanlardan mıydın acaba, ya da babasının bacaklarına dolananlardan..
ve günü geldi.. sırtına kocaman bir canta takıldı ve hayata gerçek anlamda ilk adımların attırıldı.. merdivenlerinden çıkıp kocaman kapılı bir binaya götürüldün.. koskoca bir odaya.. hiç de senin odana benzemiyodu...kitaplı defterli kalemli silgili... içinde bisürü yabancı insanın bisürü çocugun oldugu bi odaya...öğrenmiştin değil mi.. artık okullu olmuştun..
gün geldii...gün geçtiiii....
büyüdüm dedin ama oysaki daha küçüktün... kendi başına buyruktun güya ama daha annesinin dizinin dibindeki kuzucuktun...14müydün 15mi,nerelerde yaşamıştın o gerilimi???
her tanıdığın dosttu dimi, herkes senden daha iyiydi...ne kadar da fedakardın oysa ne kadar daa açıktın.. ne kadar şeffaf, ne kadar saf.. ilk defa bıçaklandığında sırtından, sen o zaman kaçındaydın??
midendeki kelebekleri de hatırlıyo musun? başının döndüğü zamanları...ilk defa elele tutuşmaın hazzını heyecanını..ilk sevdiğin adam mı şimdi elini tuttugun adam,ya da ilkin ve sonun mu şimdi taptığın sevdan?
aşk acıdır diyenlerden mi oldun yoksa aşk hayattır diyenlerden mi? sınırlarda mı yaşadın aşkı duraganlıklarda mı? neresindeydin sen hayatın ve hayatının??
neler başarabildin acaba ya da neler yitirdin?? yitirdiklerin miydi bu günlere getiren seni yoksa yitirdiğini sandıkların mıydı bu günlere getiren?? gidenler yitirilenler midir hep yoksa bu günleri verenler mi??
kaç yaşındasın şimdi düşünsene,kaçındasın şimdi?
yaşını söylediğinde kendine hangi resim parıldıyor zihninde?
kendini bilmeye başladığın gün de düşünmüş müydün neler olacak diye ileride??

25imdeyim şimdi...
ve şimdi durdum düşündüm de, neresindeyim hayatımın, hayat hayatımın neresinde??

1 yorum:

  1. hayatın neresinde oldunun veya olduğumuz önemi yok. biz birlikteyiz ya sımsıkı tutunuruz hayat bazen ters köşe etsede bizi. yazın harikaydı, tebrik ederim.

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...