burcun özelliği değil insanın hayata bakış açısıyla alakalıdır "e hadi gidelim" diyip yola çıkmak...
aslında en çok da bu kararların ardından gelen anılar hayatımızın en özel yerlerine yerleşip kalırlar. her hatırlandığında " ayyy ne güzeldii" diyerek anılan,
bidaha yapmak isteseniz aynısını yapamayacağınız, hatta planlasanız bile o kadar güzelini yaşayamayacağınız zamanlardır "e hadi gidelim ozaman" lar...
bunun için,
Akşamın 9unda, sabaha kahvaltıya İzmir'e mi gitsek diyecek kadar deli bir dostunuz ve buna hemen "olur" diyecek kadar cesaretiniz olmalı.. :)
en güzel şeyler beklenmedik anlarda oluyor çünkü, en güzel anılar o beklenmedik anlarda birikiyor... yıllar geçse de üzerinden, her hatırlandığında aynı tadı veriyor.
Çünkü o zaman, bir gün içerisinde sabah başka bir şehre gidiyorsunuz;
önce Alsancak'ta kahvaltınızı güzel güzel ediyorsunuz...
Sonra kalkıp, Alaçatı'ya doğru yol alıyorsunuz...
Sokaklarında gezip sonbahar'ın tadını çıkarıyorsunuz...
Köşe Kahve'ye oturup yayıla yayıla türk kahvenizi içiyorsunuz...
Bir de yazdan kalma şımarıklığıyla kedilerle haşır neşir oluyorsunuz, korksanız da... Sonra kalkıp Çeşme'ye doğru uzanıyorsunuz... Gün batımını orada karşılıyor, hatıra kalsın diye minik hediyelikler alıyorsunuz...
Gün batıyor,
siz otobüse binip havalimanı'na doğru yol alıyorsunuz...
Koca günün sonunda, ceplerinizde muhteşem anılar, dostluğunuza yeni kahkahalar katarak geri dönüyorsunuz...
Diyorum ya, aradan zaman geçse de, bu anıları post yapacak kadar özlem ve keyifle anıyorsunuz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder